Taşabâd/Taşova ve Yöresi Tanıtım Sitesi
  Ahmet Ozsoy
 
AHMET ÖZSOY

           Ahmet Emmi, Boraboylu. Güzel beldemiz,  ünü ülke sınırlarını aşan şirin ve serin beldelerimiz Boraboy… Havası gibi insanı da sağlam. Sevdi mi tam sever. Hani derler ya “tam bir Anadolu delikanlısı”… Yiğidin harman olduğu mekan… Taşova’mızın kültürü hamurunu yoğuran nadide beldelerimizden biri.

           Bütün canlıların yaşayabilmeleri için dört temel unsur vardır. Bunlar; hava, su, toprak ve güneş. Bunlardan birisi eksik olsa canlı yaşayamaz. Buna paralel olarak, bu unsurlar ne kadar kuvvetli ve etkinse burada yaşayan canlılar da o kadar etkindir. İşte Boraboy’da hava sağlam, toprak sağlam, güneş sağlam, su sağlam. Bu kadar sağlam olan doğal ortamda yaşayan insanlar da sağlam olacaktır.

           Ahmet Emmi de böyle. 5 Ağustos 22007 günü Boraboy Gölündeki şenlikte ilk defa yüz yüze tanıştım kendisiyle. Bizi, oğlu Tornacı İhsan tanıştırdı. Ben aslındea gıyaben iyi tanıyordum kendisini. Karış karış gezdiğim dağların bağrında oluşan derelerden akan suların dizginlenip, susayan yüreklere birer ab-ı hayat haline getirildiği yayla pınarlarında onun emeği vardı. Bu pınarların göğsüne dökülen, “belki şiir tekniğinden biraz uzak ama” yayla pınarlarından dökülen sular kadar saf ve billur sözlerin içinde Ahmet Emmi vardı. Onu bu saf ve billurlaşan o sözlerden tanıyordum.

           Onu, asli mesleği olan ve bu mesleğini oğlu İhsan’a ihsan eden “TORNACI AHMET EMMİ” olarak zaten tanıyordum. Demiri bir seramik hamuru gibi şekillendiren ve onu adeta bir heykeltıraş maharetiyle biçimlendiren bir özel zeka olduğunu duymuştum.

          Tabiatı ve canlıyı ressam tuvalinde nasıl konuşturduğunu, ona nasıl şekil verdiğini ve onu nasıl bir adeta “ruhsuz canlı” yaptığını da, baba mesleğinin nadide yeteneği oğlu sevgili kardeşim İhsan Özsoy’dan öğrendim.

          Ayrıca, sevgili İhsan bana “babasının gizli bir şiir defteri olduğunu ama onu kimseyle paylaşmak istemediğini” söyledi. İhsan’ın bu ifadesinden anlıyorum ki, Ahmet Emmi resime ve demire, görünmeyen dünyasında sakladığı bir sevdayı nakışlamış olmalı. Zira yüreğinde yarası olmayan şair olamaz. Bu yara, ya özlem, ya hicran ya da ulaşamama yarasıdır. Her ne olursa olsun yürekte oluşan bu yaranın feryadından çıkan ürünlerin ölmemesi adına, üretilen bu duyguların taşıdığı dizeleri görüp duymak ve yaşatmak isteriz Ahmet Emmi!

          Sen ne amaçla yazmış olursan ol. Biz onları hep senin tertemiz duygu terin olarak değerlendireceğiz ve paylaşacağız.

         Gururlanabilirsin, Mesleğini devam ettiren İhsan Özsoy gibi bir oğlun var. Sağlıkla yaşa mutlu kal Ahmet Emmi, ama duygularını ve eserlerini hiç değilse bazılarını paylaş.Selam size, selam.. 
<<<---Anasayfa<<< Yazan: Ömer CELEP. Edebiyat Öğretmeni TAŞOVA
 
  Toplam 65193 ziyaretçi (107257 klik) burdaydı! bu site Ahmet ÖZKAN tarafından yapılıp geliştirilmektedir.  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol